Menu

kollektif bilinç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kollektif bilinç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

08 Nisan 2015

Şiddetle Tavsiye Edilen Bir Kitap Tanıtımı



Kitabın adı: Yüreğime Yolculuk
Özgün adı : Dying To Be Me
Yazar: Anita Moorjani
Çeviren: Gökçe Bayer
Sayfa sayısı: 251
Yayın evi: Klan Yayıncılık

‘’Evrenin en büyük gerçekliklerinin dışarıda , yıldızlarla gezegenlerin incelenmesinde yatmadığına inanıyorum. İçimizde , derinlerde yatıyorlar, kalbimizin , zihnimizin ve ruhumuzun ihtişamında. İçimizdekileri anlayana kadar , dışarısını anlayamayacağız.’’ 

Hepimiz Anita’yız!
Annesinin Beta (Hint lehçesinde çocuğum yerine kullanılan şevkat içeren bir kelimedir.) diye çağırdığı Anita Moorjani’nin kitabı bu kelimelerle başlıyor.  Kendi hikayesini anlattığı kitapta yaşamımızda en kötü durumların bile üstesinden (doğal olarak sahip olduğumuz içsel kuvvetimizi ve bilgeliğimizi kullanarak) gelebileceğimizi akıcı bir roman diliyle ve samimiyetle yazmış.
Geleneklerine çok bağlı Hintli bir ailenin çocuğu olarak Singapur’da doğduğu yetmemiş gibi iki yaşındayken Hong Kong’da doğu felsefesi ile harmanlanarak devam eden çocukluğu ilk ve orta öğrenimde İngiliz sisteminde öğrenim gördüğü okulunda daha da kafasını karıştırmış,  bu karışıklık sırasında dört lisanı konuşmayı sökmüş çok akıllı Hintli bir kız çocuğunun hikayesini okurken güzel ülkemdeki benzer hayatları düşündüm.
Anadolu’da muhafazakar bir şekilde yetiştirilen kız çocukları büyük şehirlerde yüksek öğrenim görmek için ailelerinden ayrıldıklarında ve bugüne kadar yaşadıkları hayatı sorgulamaya başladıklarında ne hissetmişlerdir acaba? Zaten farklı oldukları için dışlanmış hissettikleri yetmemiş gibi birde içlerini saran suçluluk duygusu ile içsel karar verme güçlerini kullanmayı reddederek kendi yetiştikleri çevrenin doğru olduğuna karar verip yeni çevreye uyum sağlamayı reddetmişler midir.?  
Geleneklere göre bir kadının kocasına ve evdeki erkeklere hizmet etmesi gerekir. Kız çocukları okumaz , okuma yazma öğrensin yeter daha fazla okumaları doğru değildir. Kocalarına itaat etmezler. Kızları şımartmamak gerekir yoksa iyi bir koca bulamazlar. Bunlar kitaptan ve  Anita’nın cümleleri ama size tanıdık geldi mi? Anne ve Babası’nın sevgide ayırmadığı çok değer verdiği biricik kızları olmasına rağmen kültürünün genlerinden gelen o soğuk suçluluk duygusu ile başlıyor Anita’nın kanser serüveni.  Peki şehirde doğup büyüyen ve sevgi dolu bir ailede yetişen kız çocukları bütün bu olumsuz duygulardan muaf mı? Hepimiz kollektif bilinçten nasibimize düşeni almıyor muyuz.?

Kollektif Bilinç Mağdurlarına Evrensel Enerji Şifası
Kollektif Bilinci minik el bilgisayarlarından büyük ana bir bilgisayara toplanan düşünceler olarak kabul edebiliriz. Küçük bilgisayarlarda hangi düşünceler üretilip işleniyorsa doğruca ana bilgisayara gidiyor ve orada saklanıp depolanıyor. Dünya var olduğundan beri bu ana bilgisayar var. İlk çağ, orta çağ , bütün uygarlıklar , krallıklar,  imparatorluklar her ne yaşandıysa hepsi ana bilgisayarda mevcut. Mega belleğe sahip dev bir usb de düşünebilirsiniz. Dünyanın USB’si. İşte biz içinde bulunduğumuz ortama uygun seçtiğimiz duyguları bu USB bellekten alıp kullanıyoruz.
Kitabın Anita’nın şifalanma sürecini anlattığı bölümü yutarak okudum. Aslında şifa için geleneksel tıbbi yöntemlere ya da  pahalı inisiyasyonlara , gurulara , otuz farklı beslenme şeklinde anlatılan özel diyetlere bel bağlayan insanların okumasını çok isterim. Daha fazla detaya girmeden yine kitaptan bir bölüm ile yazıyı bağlayacağım. 

‘’ Her parçanızın , egonuzun , aklınızın ,bedeninizin ve ruhunuzun ihtişamlı olduğunu bilmenizi isterdim. Bunlar sizi oluşturur, evrenin yaratılışının güzel bir ürünü olan sizi. Her yönümüz kusursuzdur. Oluruna bırakılmayacak , bağışlanmayacak , elde edilemeyecek hiçbir şey yok.Zaten olmanız gereken her şeysiniz. ‘’

Hepimize Sevgiyle Şifa Olsun..
Duygusal Şifa